Sevmek, bazen sessiz bir çığlık gibi,
İçinde bir fırtına, ama dışarıda rüzgar bile estirmeyen.
Bir bakışla başlar, sonra bir gülüşle büyür,
Yavaşça yerleşir kalbine, sanki orada yıllardır bekliyormuş gibi.
Sevmek, bir kuytuda bekleyen yalnızlıkla barış yapmaktır,
Bir kalp, diğer kalbe dokunduğunda
Bütün korkuları unutur,
Ve düşler birdenbire gerçeğe dönüşür.
Sevmek, sadece güzel anları paylaşmak değildir,
Karanlık gecelerde, yorgun bir bedende,
Hüzünlü bir günün sonunda da birlikte olmaktır.
Bazen, sessizce birbirine bakmak,
Ve bütün duyguları gözlerinde bulmaktır.
Sevmek, bir kelebeğin kanat çırpışı gibi kırılgandır,
Bazen bir tek yanlış kelime, bir kırık anı,
Her şeyi yok edebilir.
Ama yine de sevmek,
Bütün bu kırılganlıkta bile en güçlü duygudur.
Sevmek, sabırdır, beklemektir.
Birbirini anlamak için zaman harcamak,
Her gün biraz daha tanımak,
Her hatayı affetmek ve yeni bir başlangıca cesaret etmek.
Sevmek, her şeye rağmen
Birbirinin yanında olmak, bir ömrü paylaşmaktır.
Ve sevmek, bazen öylesine derindir ki,
Sözcükler yetersiz kalır.
Bir bakış, bir dokunuş, bir nefes bile anlatır her şeyi.
Bütün dünya durur, zaman akar,
Ama ikiniz, o anı yaşarsınız.
Sevmek, geçici anların ötesinde bir şeydir,
Geçen yıllar, değişen yüzler,
Ama kalpteki sevda asla silinmez.
O bir iz bırakır,
Ve her iz, bir ömre bedel olur.
Sevmek, kaybetmekten korkmamaktır,
Çünkü sevdanın gerçek gücü,
Ona sahip olma arzusunda değil,
Onu özgür bırakmada ve her koşulda
Birbirini tutmada yatar.
Ve sevmek,
Hep başkalarına anlatılamaz,
Hep içimde birikmiş,
Bir tek seninle paylaşılan
Sonsuz bir sır gibi kalır.