Şemsettin Sami (1850-1904), Osmanlı İmparatorluğu’nun Tanzimat döneminin önemli aydınlarından biri ve Türk edebiyatı ile Türk dili alanında önemli katkılar yapmış bir yazar, şair, düşünür ve devlet adamıdır. Ahmet Vefik Paşa, Namık Kemal, Ziya Paşa ve diğer Tanzimat dönemi aydınlarıyla birlikte, Türk kültürü ve Türk dili üzerine yaptığı çalışmalarla tanınan Şemsettin Sami, aynı zamanda dil bilimi ve edebiyat üzerine yazdığı eserlerle de önemli bir figürdür.
Hayatı:
Şemsettin Sami, 1850 yılında Manisa‘da doğmuştur. Asıl adı Mehmet Şemsettin‘dir, ancak tarihe Şemsettin Sami olarak geçmiştir. İlk eğitimini Manisa’da almış, ardından İstanbul’a gelerek eğitimini sürdürmüştür. İstanbul’da çeşitli okullarda öğrenim görmüş ve Fransızca’yı iyi derecede öğrenmiştir. Batı kültürüne olan ilgisi ve Osmanlı’daki dil sorunlarına duyduğu hassasiyet, onun edebiyat ve dil çalışmalarına yön vermiştir.
Tanzimat ve sonrasında Osmanlı’daki toplumsal değişim, batılılaşma süreci ve Türk dilinin sadeleştirilmesi gerektiği düşüncesi, Şemsettin Sami’nin edebi ve dilsel çalışmalarına zemin hazırlamıştır. Şemsettin Sami, eğitimli bir bürokrat olarak da devletin çeşitli kademelerinde görev almış, aynı zamanda gazetecilik ve yazarlık yaparak edebi kariyerini sürdürmüştür.
Edebi Kişiliği ve Katkıları:
Şemsettin Sami’nin en çok tanınan alanı, Türk dili üzerine yaptığı katkılardır. Tanzimat ve Servet-i Fünun edebiyatı dönemlerinde yer alan önemli figürlerden biri olarak, dilin sadeleştirilmesi ve özgün bir dil anlayışının geliştirilmesi gerektiğini savunmuş, bu doğrultuda eserler vermiştir. Dil ve edebiyat alanındaki fikirleri, özellikle Türkçeyi halkın anlayabileceği bir düzeye getirme noktasında önemli olmuştur.
1. Eserleri:
Şemsettin Sami, çeşitli türlerde eserler vermiştir. Şiir, hikâye, roman gibi türlerin yanı sıra, sözlük ve dil bilimsel eserler yazmış, Türk diline önemli katkılarda bulunmuştur. En bilinen eserleri, sözlük çalışmaları ve Türk dilini anlatan metinlerdir.
- “Kamus-ı Türkî”: Şemsettin Sami’nin en önemli eserlerinden biri olan bu eseri, Türk dilinin ilk kapsamlı sözlüğüdür. “Kamus-ı Türkî”, Osmanlı Türkçesinin en kapsamlı sözlüklerinden biri olup, dilin sadeleştirilmesi için yapılan çalışmalara katkı sağlamıştır. Bu eserde, Arapça ve Farsçadan Türkçeye geçmiş olan kelimelere de yer verilmiştir, ancak bu kelimelerin yerini Türkçe karşılıklarıyla değiştirme düşüncesi de hakimdir.
- “Taa’li Matematika”: Şemsettin Sami’nin matematikle ilgili yazdığı eserlerden biridir ve o dönemde eğitimde Batı tarzı bir sistemin benimsenmesinin gerekliliği fikrini işler.
- “Tercüme-i Felsefe”: Felsefi terimler ve Batı felsefesi üzerine yazdığı bir diğer önemli eseridir. Bu eser, Batı düşüncesinin Osmanlı’da anlaşılmasına büyük katkılar sağlamıştır.
- “Kamusal Tercümeler ve Makaleler”: Şemsettin Sami, dildeki karmaşıklıkların halkın anlayışını zorlaştırdığına inanıyordu. Bu nedenle, sosyal olayları ve Batı’dan gelen yenilikleri halka ulaştırmak için tercümeler yapmış ve pek çok makale yazmıştır.
2. Dil ve Edebiyat Anlayışı:
Şemsettin Sami’nin edebiyat anlayışı, Türk dilinin sadeleşmesi ve halkın anlayabileceği bir dilin kullanılmasından yanadır. Tanzimat dönemi, batılılaşma hareketleri ile şekillenmiş ve bu süreçte Batı’dan alınan edebiyat ve kültür anlayışının Osmanlı’da yerleşmesi amaçlanmıştır. Şemsettin Sami, bu süreçte, Türkçeyi geliştirme ve basitleştirme adına önemli çalışmalar yapmıştır. O, Fransızca ve Arapçanın etkisi altındaki Osmanlıca’dan sade Türkçeye geçişin gerekliliğini vurgulamıştır.
Ahmet Vefik Paşa gibi dil sadeleştirme noktasında aynı görüşleri savunmuş, Türk dilinin zenginleşmesini ve halkın daha kolay anlaşacağı bir dil kullanılması gerektiğini savunmuştur.
3. Tiyatroya Katkıları:
Şemsettin Sami’nin tiyatroya katkısı, modern Türk tiyatrosunun gelişmesine katkıda bulunmak amacıyla yaptığı çevirilerle ortaya çıkmıştır. O, özellikle Molière‘in eserlerinden “Tartuffe” adlı eseri Türkçeye çevirerek, Türk tiyatrosuna önemli bir katkı yapmıştır.
4. Şiir:
Şemsettin Sami, aynı zamanda bir şairdir ve şiirlerinde toplumsal sorunları ele almış, halkı eğitmeye yönelik mesajlar vermiştir. Şiirlerinde genellikle didaktik bir dil kullanmış ve toplumun gelişmesi için özgürlük, adalet ve eğitim gibi önemli temaları işlemiştir.
5. Batı’ya Yönelik İlgi:
Şemsettin Sami’nin Batı edebiyatına olan ilgisi, onu Türk kültürü ve Batı kültürünün birleştirilmesi gerektiğine inandırmış ve edebiyatındaki Batı izlerini belirgin hale getirmiştir. Türk toplumunun modernleşme sürecine yaptığı katkılar arasında, Batı’dan gelen yeniliklerin anlaşılmasını sağlamaya yönelik çalışmaları da yer alır.
Sonuç:
Şemsettin Sami, Türk dili ve Türk edebiyatı için çok önemli bir figürdür. Dilin sadeleşmesi, halkın eğitimine yönelik çalışmalar ve Türkçenin gelişmesi konularındaki çabaları, onu Osmanlı’nın modernleşme sürecinin önemli aktörlerinden biri yapmıştır. Türk dilinin zenginleşmesi ve sadeleşmesi noktasında yaptığı katkılar, Türk dilinin anlaşılabilir ve halkla bütünleşebilir bir hale gelmesinde kritik rol oynamıştır.