Kategori arşivi: Atasözleri ve Anlamları

Atasözleri ve Anlamlarını en özgün ve güzel biçimde edebiyatkolik.com aracılığı ile okuyabilirsiniz. Dilerseniz yorumlayabilirsiniz.

Zenginin İki Dünyası da Mamurdur

“Zenginin iki dünyası da mamurdur” atasözü, zenginlerin hem dünyada hem de ahirette rahat bir yaşam sürme eğiliminde olduklarını anlatan bir deyimdir. Atasözü, zenginlerin maddi olanakları sayesinde bu dünyada varlıklarını rahatça sürdürebilmenin yanı sıra, dini vecibelerini yerine getirebildikleri takdirde ahirette de huzurlu ve mutlu bir hayat sürme olasılıklarının yüksek olduğunu ima eder. Yani, zenginlik, sadece bu dünyada değil, aynı zamanda ahiret hayatında da bir rahatlık sağlar. Bu atasözü, maddi refah ile manevi huzurun bir arada bulunabileceği bir durumu tasvir eder.

Okumaya devam et

Zenginin Kağnısı Dağdan Aşar, Fakirin Eşeği Düz Yolda Şaşar

“Zenginin kağnısı dağdan aşar, fakirin eşeği düz yolda şaşar” atasözü, insanların maddi durumlarına göre yaşadıkları zorlukların ve başkalarına oranla sahip oldukları avantajların farklı olduğunu anlatan derin bir öğüttür. Atasözü, zenginlerin daha büyük zorlukların üstesinden gelebilme kapasitesine sahip oldukları, fakirlerin ise daha küçük engellerde bile zorlandıkları gerçeğini vurgular. Aynı zamanda bu durum, maddi durumu güçlü olanların, daha rahat ve güvenli bir hayat sürdüğünü, daha zor koşulları aşma konusunda daha şanslı olduklarını ima eder. Fakirler ise genellikle daha küçük, ama bir o kadar da zorlayıcı engellerle karşılaşır ve bu engeller onları daha fazla zorlar.

Okumaya devam et

Zenginin Malı Züğürdün Çenesini Yorar

“Zenginin malı, züğürdün çenesini yorar” atasözü, genellikle, zenginlik ya da sahip olunan değerli şeylerin, onların sahipleri olmayan insanlar tarafından sürekli olarak konuşulmasına, dedikodusunun yapılmasına neden olduğunu anlatan bir deyimdir. Zenginlik ya da varlık, bu tür bir durumu doğurur, çünkü sahip olmayanlar, sahip olan kişilere karşı kıskanır, onların mallarını konuşur ve tartışır. Atasözü, toplumda varlık sahiplerinin daha fazla dikkat çekmesine, onları çevrelerindekilerin ilgisini ve yorumlarını çekmesine de bir gönderme yapar.

Okumaya devam et

Zerdaliden Kaval Olmaz Al Zurnadan Haberi

“Zerdaliden kaval olmaz, al zurnadan haberi” atasözü, her şeyin doğasına uygun olarak yapılması gerektiği mesajını verir. Yani, her şeyin en uygun biçimde, doğru kaynaktan ya da doğru yöntemle yapılması gerektiğini ifade eder. Zerdali, bir meyvedir ve ona kaval yapılması, doğal olarak mümkün olmayan bir durumdur; çünkü zerdali, yapısal olarak kavala dönüşebilecek bir özellik taşımaz. Zurna ise, ses çıkaran bir müzik aletidir ve kaval gibi bir enstrümandan farklıdır. Bu atasözü, bir şeyin, doğasında bulunmayan bir şekilde değiştirilerek beklenen sonucun elde edilemeyeceğini anlatır.

Okumaya devam et

Ziyan Olan Koyunun Kuyruğu Yağlı Olur

“Ziyan olan koyunun kuyruğu yağlı olur” atasözü, kaybedilen bir şeyin ya da kaybolan bir fırsatın sonrasında, geriye kalan şeylerin çoğu zaman değersiz veya geçici olduğunu anlatan bir deyimdir. Bu atasözü, kaybedilen ya da zarara uğrayan bir şeyin, geriye kalan kısmının “yağlı” yani göze hoş görünen bir şey olmasına rağmen, aslında bu artığın ya da fazlalığın gerçekte bir değer taşımadığını ifade eder. Temelde, bir kayıp ya da zararın telafi edilmesinin zor olduğuna ve geriye kalanların bazen sadece geçici bir tatmin ya da yanıltıcı bir görünüm sunduğuna dikkat çeker.

Okumaya devam et

Zor Kapıdan Girerse Şeriat Bacadan Çıkar

“Zor kapıdan girerse, şeriat bacadan çıkar” atasözü, bir işin ya da amacın, doğal ve uygun yollarla yapılması gerektiğini anlatır. Zorlama ve baskı ile bir hedefe ulaşılmaya çalışıldığında, bu durumun sonunda istenilen sonucun ya da amacın tersine bir sonuç doğurabileceğini ifade eder. Yani, bir şeyin zorla ya da yanlış yollarla yapılması, sonunda daha büyük sorunlara, yanlış sonuçlara ya da istenmeyen durumlara yol açabilir. Bu atasözü, her işin kendi doğasına uygun şekilde, düzgün bir şekilde yapılması gerektiğini vurgular.

Okumaya devam et

Zora Beylerin Borcu Var

“Zora beylerin borcu var” atasözü, güçlü ve yüksek statülü kişilerin ya da toplumsal olarak önemli yerlerde bulunanların, zor durumda olduklarında sorumluluklarının ve yüklerinin daha fazla olduğunu ifade eder. Bu atasözü, üst pozisyondaki kişilerin, zor zamanlarda daha fazla yükle karşılaşacaklarını, çünkü sorumlulukları ve beklentilerinin çok daha fazla olduğunu anlatır. Bu kişiler, ya da toplumlar, güç ve otoriteleri nedeniyle başkalarının sorumluluklarını daha çok üstlenirler ve bu durum onları daha çok zorlar.

Okumaya devam et

Zora Dağlar Dayanmaz Anlamı

“Zora dağlar dayanmaz” atasözü, her şeyin bir sınırı olduğunu, zorlayıcı ve aşırı yüklerin insanları, yapıları ya da durumları aşırı derecede zorlayarak, nihayetinde çökmesine veya başarısız olmasına yol açtığını ifade eder. Dağlar, doğanın en güçlü ve en sağlam yapıları olarak bilinse de, aşırı baskıya, zorlama ve strese dayanamayan bir noktaya gelirler. Bu, bir kişinin ya da toplumun da zorlama, aşırı yük veya sürekli baskı altında dayanamayacağını ve sonunda bu durumdan etkilenerek başarısız olabileceğini anlatan bir atasözüdür.

Okumaya devam et